Sayın Kadir DİKBAŞ
Zaman Gazetesi Yazarı 18 Aralık 2008
Sayın DİKBAŞ;
18 Aralık 2008 tarihli ve “2009 bütçesi” başlığını taşıyan yazınızı okudum.
Tahmin ve endişelerinizi bir tarafa bırakalım ve 2009 yılı bütçesinin hedeflerine ulaştığını farz edelim. Acaba bu bütçe, dertlerimize çare olacak mı? Böyle bir bütçe ile Türkiye, rahatlayıp, insanlarımız refaha ulaşacak mıdır?
İsterseniz, 262,2 milyar YTL. büyüklüğünde öngörülen 2009 yılı bütçe taslağındaki bazı hedeflere bakalım:
PERSONEL GİDERLERİ 57.2 milyar YTL.
ÖNGÖRÜLEN BÜTÇE AÇIĞI 13,5 milyar YTL.
FAİZ HARCAMALARI 57,5 milyar YTL.
CARÎ TRANSFERLER 88,5 milyar YTL.
SERMAYE GİDERLERİ 16.6 milyar YTL.
SERMAYE TRANSFERLERİ 2.8 milyar YTL.
TARIMSAL DESTEKLER 5.5 milyar YTL.
Düşünmesini bilen herkese soruyorum: BÖYLE BİR BÜTÇENİN ÜLKEYE VE MİLLETE, NE FAYDASI OLUR? Bütçesinden yatırımlara yüzde 30 oranında bir pay ayıramayan bir ülke, gerçek anlamda büyüyebilir ve üretebilir mi?
Tarımsal destekler için ayrılan payın 11 katı kadar bir pay, faiz giderleri için ayrılmıştır. Böyle bir bütçe ile tarım ve hayvancılık geliştirilebilir mi?
88.5 milyar YTL olarak öngörülen Transfer harcamalarından;
SGK’ya 46.7 milyar YTL, Mahallî idarelere 19.9 milyar YTL pay ayrılmıştır.
Mahallî idarelere ayrılan pay, sermaye giderlerine ayrılan paydan fazladır.
Yatırımlar dururken, mahallî idarelere ayrılan bu pay niçindir? Belediyeler iki yılda bir kaldırım değiştirsinler ve çiçek eksinler ve de erzak, kömür dağıtsınlar diye mi bu paralar tahsis edilmiştir?
Bütçe gelirlerine bir bakalım:
248,8 milyar YTL olarak öngörülen gelirlerin 202,1 milyar YTL’sini vergi gelirleri oluşturmaktadır. Vergi dışı gelirler 46,7 milyar YTL’dir.
202,1 milyar YTL olarak öngörülen vergi gelirlerinin 107,9 milyar YTL’lik kısmını, adaletsiz dolaylı vergiler oluşturmaktadır. Ki; bu dolaylı vergiler, Kurumlar Vergisinin 5 katından, Gelir Vergisinin 2 katından fazladır. Bunun anlamı da açıktır:
YÜK, YİNE DAR GELİRLİLERİN SIRTINA VURULMUŞTUR.
Böyle bir bütçe ile milletin refaha, rahata ermesi mümkün olabilir mi?
Kaldı ki; belirttiğiniz gibi, bütçe hedeflerinin tutturulması da zordur. Dış ticaret açığı ile, carî açık da, büyük bir endişe kaynağıdır.
Bir ülkenin en önemli kanunu, BÜTÇE KANUNUDUR. Bu sebeple bütçeler, ekonomik ve sosyal hedefleri, ülkenin ve milletin çıkarları doğrultusunda gerçekleştirdiği takdirde gerçekçi olurlar.
Bütçeleri bu açıdan irdeler, değerlendirir ve kamuoyunu aydınlatırsanız; gerçek anlamda görev yapmış olursunuz. Zirâ; Türkiye, 28 yıldan beri yatırımları unutan ve dolayısı ile, üretimi hedeflemeyen bütçelerle idare edilmiştir.
Orta tabakanın erimesinin, fukaralığın ve işsizliğin yaygınlaşmasının, Türkiye’nin başkalarına muhtaç hale gelmesinin gerçek sebebi de, budur. Bu 28 yıl zarfında sâdece devletin ödediği faiz 550 milyar dolardır. İç ve dış borç stokumuz da, 500 milyar dolara ulaşmıştır. Üstelik; başta bankalarımız olmak üzere önemli iktisadî değerlerimiz, yabancıların eline geçmiştir. Âdetâ Türkiye, bir müstemleke ülkesi ve Türk milleti de, bir müstemleke halkı haline gelmiştir.
Parasızlıktan GAP, DAP ve KOP projelerinin gerçekleştirilememesi veya tamamlanamaması konuşulurken; niçin bu kadar faiz ödediğimiz ve niçin bu kadar borçlandığımız konuşulmamış ve irdelenmemiştir.
Bu hususları konu edeceğinize inanmaktayım.
Saygılarımla.
Hüsnü Akıncı.
0216-4181726
19 Aralık 2008 Cuma
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder