Sayın Durmuş YILMAZ
T.C. Merkez Bankası Başkanı
Ankara 17 Haziran 2009
Sayın BAŞKAN;
Bugün düzenlediğiniz basın toplantısını dikkatle izledim.
Haklı olarak, finans ve bankacılık kesimiyle ilgili görüşlerinizi ve tavsiyelerinizi belirttiniz.
Türkiye’nin ekonomisini yakından ve dikkatli takip eden bir vatandaş olarak, bugüne kadar gördüğüm gerçek şudur:
Ne zaman bir finansal kriz baş gösterse, herkes ayağa kalkıyor ve yeni arayışlara giriyor. Fakat, 29 yıldan beri dâimâ krizde olan geniş halk kitlelerinin dertlerini, sıkıntılarını, açmazlarını kimse konuşmuyor ve geçerli çözüm ve çareler aramıyor. Yani; bütün ekonomik faaliyetler, para ticaretine göre düzenleniyor. Ekonomi denince herkesin aklına, DÖVİZ-FAİZ-BORSA üçgeninden ibaret olan bir RANT EKONOMİSİ geliyor.
Bu gerçeğe istinaden iki sorunun cevabını arıyorum. Bu hususta lütfeder de beni bilgilendirirseniz, merakım giderilecektir.
Sorularım şöyledir:
1-Bugün dolar kuru, Eylül 2002 yılındaki kura eşittir. Aradan geçen 7 yıllık zaman zarfında dolar kurunda inişler ve çıkışlar olmuştur. Dikkat edilirse; 1980’den 2002 yılına kadar geçen 22 yıllık süre zarfında, ani kur artışları, beklenmedik devâlüsayonların dışında dolar kurunda, belirli oranlarda artışlar meydana gelmiştir. 2002 yılından sonra da dolar kuru, çok değişik ve herkes tarafından tahmin edilemeyecek şekilde seyretmiştir.
Bu durumu nasıl izah edebilirsiniz ve bu durum, ekonomimizi nasıl etkilemiştir? Merkez Bankası’nın bu kur politikası doğru ve tutarlı mıdır? Bütün ekonomik faaliyetlerinin dolar kuruna endekslenmiş olması, tutarlı bir politika mıdır? 32 Sayılı KONVERTİBİLİTE KARARININ 4/C Maddesi yürürlükte olduğu halde; Hazine ve Merkez Bankası, bu maddenin hükümlerini niçin yerine getirmemiştir?
2-1967-82 yılları arası 1968=100 Tüketici Fiyat Endeksi, 1983-87 dönemi için 1978-79=100 Tüketici Fiyat Endeksi, 1988-94 yılları için 1987=100 Tüketici Fiyat Endeksi, 1995-2003 dönemi için 1994=100 Tüketici Fiyat Endeksi, 2004 ve sonrası için 2003=100 Tüketici Fiyat Endeksi esas alınırsa;
1980 yılındaki 1 Liranın satın alma gücü, Mart 2009’da da 1 Liradır. Şubat 2009’da, 0.9966 lira idi. Bunun ne anlama geldiği, basit bir örnekle açıklanabilir. Şöyle ki:
1986 yılının Ocak ayında 300 Tl. maaş alan bir kişinin bugünkü maaşının, 2.831.265 TL. olması gerekmektedir. Bugünkü ücret politikasında bu, mümkün değildir. Açık ifadeyle halk, bugün aldığı ücretlere göre, 1986 yılının ücretlerinin çok gerisindedir. Satın alma gücü 8-10 kat azalmıştır. Zaten fukaralığın ve işsizliğin yaygınlaşması, bu gerçeği ispatlamaktadır.
Bu durumu nasıl izah edersiniz ve Türkiye, niçin bu duruma düşürülmüştür? Bu gerçekten hareketle; Türkiye’nin, 29 yıldan beri yanlış EKONOMİ ve PARA politikaları ile idare edildiği söylenebilir mi?
Halkın satın alma gücünü yükseltmek ve ekonomiyi üretken hale getirmek için, nasıl bir ekonomi ve para politikaları uygulanmalıdır?
Saygılarımla.
Ecz. Hüsnü Akıncı.
17 Haziran 2009 Çarşamba
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder