15 Ocak 2010 Cuma

Asıl sorun, seçim sistemindedir.

Sayın Beşir ATALAY
İçişleri Bakanı
Ankara 15 Ocak 2010


Sayın BAKAN;

Bugün gerçekleştirdiğiniz “Basın toplantısını” dikkatle izledim.

Samimiyetle ifade etmek isterim ki; Türkiye’nin sorunlarını, açmazlarını, maruz kaldığı husumetleri gayet iyi izleyen bir vatandaş olarak, “Millî Birlik ve Kardeşlik Projesi” olarak sunduğunuz “Açılım Projesinden” bir şey anlamadım.

Uzun açıklamanızda; sorunları ve dertleri sıraladınız ve temenni mahiyetindeki dileklerinizi tekrarladınız. Ama, terörün bitirilmesi hususunda net bir şey söylemediniz. Sadece, bilinen dertleri tekrar etmekle yetindiniz. Ayrıca; AKP’yi överek, Hükümet kavramı ile Devlet kavramını, birbirine karıştırdınız. Konuşmanızın en önemli bölümü;

"Bildiğiniz gibi Türkiye’ye dönük terör daima zaman, zaman komşu ülkelerden zaman, zaman bazı Avrupa ülkelerinden destek görmüştür. Şu anda Türkiye eski Türkiye değil. Türkiye güçlü bir ülke ve uluslar arası alanda bu gücünü, Türkiye’ye dönük terör desteklerini bitirmek için sonuna kadar kullanıyor. Türkiye, bu terörü artık taşımayacak. Bunun için çalışıyoruz. Milletimizin desteğini devam ettirmesini biz talep ediyoruz." seklindeki ifadeleriniz olmuştur.
Merak edilir:

Komşu ülkelerin, bazı Avrupa ülkelerinin, ABD ve İsrail’in, teröre verdikleri destekleri azalmış mıdır? Daha doğrusu; ülkemizi zora sokan ve gerçek hedeflerinden uzaklaştıran PKK Terörü, Türkiye’nin yarattığı bir sorun mudur? Başımıza bu terör belâsını saranlar; Türkiye üzerindeki hedef, niyet ve projelerinden vazgeçmişler midir?

“Şu anda Türkiye, eski Türkiye değil” ifadesini kullanırken, geçmişte Türkiye’den, niçin şikâyetçi oldunuz? Geçmişte Türkiye, güçsüz müydü ve uluslar arası alanda gücünü, terörün bitirilmesi için kullanmamış mıdır? Milletimiz, terörün bitirilmesi için, aynen bugün olduğu gibi, hükümetlere destek vermemiş midir?

Bütün kamuoyu yoklamaları göstermektedir ki; PKK’nın ağır baskısı ve tehdidi altında olan Doğu ve Güneydoğu’da yerleşik vatandaşlarımız, teröre destek vermemektedirler ve terörün, bitirilmesini istemektedirler. Başlangıçta, terörle mücadeleyi, bir “Kürt açılımı projesi” olarak sunmanız, büyük bir hata değil miydi?

Sayın BAKAN;

Bugün Türkiye’de, Türkiye’nin demokratikleşmesini yani; Türkiye’nin tam anlamıyla Hür ve demokrat bir ülke olmasını istemeyen tek bir kişi dahî yoktur. Yalnız; yürürlükteki Seçim ve Siyasî partiler Kanunlarından herkes rahatsızdır, şikâyetçidir ve bu kanunları demokratikleşmenin engeli olarak görmektedir. Zîra; 26 yıldan beri yürürlükte olan bu sistem, halkı dışlamış ve ikinci seçmen konumuna getirmiştir. Antidemokratik uygulamalar, bu çarpık sistemin ürünüdür. Çünkü; Bu sistem, keyfî uygulamalara fırsat vermiştir. Bu sebeple de; Kuvvetler Ayrılığı İlkesi işlememektedir. Bu gerçeği de; TRT-3’ten naklen yayınlanan Meclis müzakerelerini izlerken, gayet iyi görüyorum. Meclis’in Hür olması gereken iradesi, iktidarın istekleri doğrultusunda tecellî etmektedir. Yani DEVLET, bir PARTİ DEVLETİ gibi yönetilmektedir.

Bu sebeple; Türkiye’nin tam anlamıyla HÜR ve DEMOKRAT bir ülke olmasını arzu edenler; her şeyden önce, gerçek demokrasiyle taban tabana zıt olan antidemokratik Siyasî Partiler ve Seçim Kanunlarını değiştirmek zorundadırlar. Seçim sisteminin getirdiği yüksek oranlı barajlar kaldırılmadıkça ve milletvekili aday adaylarının tespiti, hâkim teminatında millete bırakılmadıkça ve de, milletvekili dokunulmazlığına sınır getirilmedikçe; Türkiye’nin tam anlamıyla hür ve demokrat bir ülke olması mümkün değildir. Bunlar yapılmadıkça; istendiği kadar kanun çıkarılsın veya Anayasa maddeleri değişsin; halk, sistemin dışında kaldığı sürece Türkiye; aranan ve hayal edilen biçimde sulh, sükûn, huzur ve güven ortamına kavuşamayacaktır. Çünkü; Türkiye Büyük Millet Meclisi, yasama ve denetim görevini, kendi hür iradesiyle yapamamaktadır.

Ülke meselelerini dikkatli ve yakından takip eden bir vatandaş olarak ve demokratik haklarımı kullanarak, duygu, düşünce ve görüşlerimi arz ettim. Gereği hususunda gayret göstereceğinize inanmaktayım.

Saygılarımla.

Ecz. Hüsnü Akıncı

Hiç yorum yok: